ÜLKEMİZİN KALKINMASINDA BİZ KADINLARIN ETKİSİ

 SEVGİLİ DAVA ARKADAŞLARİM, SEVGİLİ BAŞKANLAR'IN

“Ülkemizin Başarısı ve Çocuklarımızın Geleceği İçin Vatanımızda Kadınların Etkisi” konulu bir acıklamada bulunacağım. 

Bugün burada konuşacağımız konu, sadece kadınların değil; hepimizin meselesi:

“Ülkemizin başarısı ve çocuklarımızın geleceği için kadınların etkisi.”

Bir ülkenin gerçek gelişmişliği, yollarının genişliğiyle değil,

kadınlarının özgür, eğitimli ve üretken olmasıyla ölçülür.

Kadınların toplumdaki yeri güçlendikçe; aileler daha bilinçli, çocuklar daha umutlu, ekonomi daha dayanıklıdır.

Unutmamalıyız ki,

bir kadının güçlü olması, bir ailenin;

bir toplumun güçlü olması, bir ülkenin geleceğini güvence altına alır.

Eğitimli bir anne, sadece kendi hayatını değil, çocuklarının kaderini de değiştirir.

Araştırmalar gösteriyor ki; annenin eğitim seviyesi arttıkça,

çocuğun okul başarısı, sağlığı ve yaşam beklentisi de artıyor.

Bu nedenle; kız çocuklarının eğitimi sadece bir “eşitlik meselesi” değil,

aynı zamanda bir kalkınma politikasıdır.

Her köyde, her mahallede, her şehirde

“Bir kız çocuğu daha okusun” diyerek yürüttüğümüz her çaba,

geleceğimiz için yapılan en büyük yatırımdır.

Kadınların ekonomiye katılımı sadece bir hak değil, bir ihtiyaçtır.

Çünkü kadın emeği, ülke ekonomisinin büyüme gücüdür.

Kadın girişimciler için mikro kredi imkanları, mentorluk programları,

kooperatif destekleri ve dijital beceri eğitimleri;

sadece kadınları değil, tüm toplumun refahını artırır.

Bir kadın üretime katıldığında, sadece kendi gelirini değil,

çocuklarının eğitimini, ailesinin geleceğini ve toplumun refahını büyütür.

Kadınlar toplumun yarısıysa, karar mekanizmalarında da yarısı olmalıdır.

Yerel yönetimlerde, meclislerde, sivil toplumda

kadınların sesi duyulmadığında, toplumun yarısının sesi eksik kalır.

Biz STK’lar olarak; genç kadın liderleri desteklemeli,

onlara güvenmeli ve alan açmalıyız.

Çünkü kadın liderliği, sadece kadınlar için değil,

tüm toplum için daha adil ve dengeli bir yönetim kültürü getirir.

Şiddetsiz ve Güvenli Bir Toplum: En Temel Hakkımız

Kadınların güven içinde yaşamadığı bir toplumda kalkınmadan söz edemeyiz.

Şiddetle mücadele, sadece hukuk meselesi değil, aynı zamanda bir vicdan meselesidir.

STK’lar olarak bizlere düşen görev,

kadınlara güvenli alanlar, destek mekanizmaları ve bilinçlendirme programları sunmaktır.

Her kadının yaşam hakkı, özgürlüğü ve onuru, bu ülkenin en kutsal değerlerinden biridir.

Bugün burada konuştuğumuz her madde;

ülkemizin geleceği ve çocuklarımızın umudu için bir yol haritasıdır.

Kadınlarımız güçlü olduğunda;

çocuklarımız daha iyi eğitim alır,

ekonomimiz büyür,

toplumumuz daha huzurlu ve dirençli hale gelir.

Bu yüzden diyorum ki:

Kadınların gücünü desteklemek,

ülkemizin geleceğine yatırım yapmaktır.

Hep birlikte; el ele, omuz omuza,

daha adil, daha eşit ve daha umut dolu bir Türkiye için çalışalım.

FATMA ARTİĞ

Vatan savunucuları teşkilatı genel başkan vekili